İstanbul’da büyük yankı uyandıran Yenidoğan Çetesi davası, bebek acil hastalarının önceden anlaşılan özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edilerek ölümlerine sebep olunduğu iddiasıyla gündeme geldi. Bu soruşturma kapsamında, 47 şüpheli hakkında iddianame hazırlandı ve 22 kişi tutuklandı.
Davanın önemli isimlerinden biri olan Avukat Aylin Arslantatar’ın ismi de süreçte öne çıktı. Peki, Aylin Arslantatar kimdir ve bu davada nasıl bir rol oynadı?
Yenidoğan Çetesi Davası Nedir?
Yenidoğan Çetesi Davası, İstanbul’da 112 Acil Çağrı Merkezi çalışanlarının da dahil olduğu bir suç şebekesinin, bebek acil hastalarını anlaşmalı özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ederek, hastaların tedavi edilmemesi sonucu bebek ölümlerine ve haksız kazanç elde edilmesine yol açtıkları iddialarını içeriyor.
Bu süreçte, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’ne gelen bir ihbarın ardından 27 Mart 2023’te soruşturma başlatıldı. Ardından, 26 Nisan 2024’te İstanbul ve Tekirdağ’da yapılan eş zamanlı operasyonlarla 47 şüpheli gözaltına alındı, bunlardan 22’si tutuklandı.
Dava Sürecinde Neler Yaşandı?
28 Eylül 2023’te İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü, il genelindeki kamu ve özel hastanelerde yenidoğan yoğun bakım ünitelerini denetleme kararı aldı.
Yapılan denetimlerde birçok belge ve bilgi incelenerek, şüphelilere yönelik deliller toplandı. 23 Ağustos 2024 tarihinde Sağlık Bakanlığı Müfettişliği tarafından hazırlanan bir uzman görüşü raporunda, bebeklerin yüzde 90’ının uygun tedavi almadığı, dolayısıyla hayat haklarının ellerinden alındığı belirtildi.
Avukat Aylin Arslantatar’ın Rolü
Avukat Aylin Arslantatar, soruşturma kapsamında tutuklanan şüphelilerin avukatlarından biri olarak öne çıktı. 30 Ağustos 2024 tarihinde, soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Savcısı Y.E.’yi arayarak, kendisine ve ailesine yönelik suikast planlandığı yönünde tehditler aldığını iletti. Bu iddiaların ardından savcılık, Aylin Arslantatar’ın savcıyla görüşmesini kayıt altına alarak konuyu incelemeye aldı. Bu olay, davanın daha da karmaşık bir hale gelmesine neden oldu.
Dava İddianamesi ve Şüphelilere Yönelik Suçlamalar
9 Ekim 2024’te savcılık, davanın fezlekesini hazırladı ve iddianame 16 Ekim’de Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. İddianamede, bebeklere uygulanmayan tedavi ve bakımların pasif ötenaziye yol açtığı ve bebeklerin yüzde 90’ının hayatını kaybettiği belirtildi.
Soruşturma sonucunda, birçok doktor ve sağlık personelinin ihmali davranışlarla bebek ölümlerine sebep olduğu iddia edildi.
Davanın lideri olarak görülen Dr. Fırat Sarı ve diğer önemli isimler, “kasten öldürme”, “nitelikli dolandırıcılık”, “suç örgütü kurma” gibi suçlardan 177 yıldan 589 yıla kadar değişen hapis cezalarıyla yargılanıyor.
Hastanelerin Ruhsatları İptal Edildi
Yenidoğan Çetesi Davası kapsamında, İstanbul’daki 9 özel hastanenin ruhsatı iptal edildi. Bu hastaneler arasında Özel Avcılar Hospital, Özel TRG Hospitalist Hastanesi, Özel Birinci Hastanesi ve Özel Güney Hastanesi gibi sağlık kuruluşları yer aldı.
İptal kararı sonrası hastane yönetimleri ve personellerine karar tebliğ edildi, hastalar ise kamu hastanelerine sevk edildi.
Yenidoğan Çetesi Davası, sağlık sektöründe büyük bir skandal olarak dikkat çekmeye devam ediyor. Bu süreçte Avukat Aylin Arslantatar’ın savunmalarındaki rolü ve savcıya yönelik tehdit iddiaları, davanın seyrini etkileyen önemli gelişmeler arasında yer alıyor.
Yenidoğan ünitelerindeki ihmallerin ve yolsuzlukların sonucunda birçok hastane kapatılırken, davanın akıbeti merakla bekleniyor.