Delta Havayolları’na ait bir Boeing 717’nin iniş sırasında burun iniş takımında yaşadığı arıza, uçak modelinin güvenliği ve dayanıklılığı hakkında ciddi soruları gündeme getirdi. FAA, ABD’deki tüm Boeing 717’ler için kapsamlı denetim talimatı yayınladı.
Yaşanan Olay ve NTSB Raporu
28 Haziran 2023 tarihinde Delta Air Lines tarafından işletilen bir Boeing 717, Charlotte Douglas Uluslararası Havalimanı’na yaklaşırken burun iniş takımının açılmaması nedeniyle ana iniş takımlarıyla acil iniş yapmak zorunda kaldı. Uçaktaki 104 yolcu ve mürettebat kazayı yara almadan atlattı ve güvenli bir şekilde tahliye edildi.

Amerika Ulusal Ulaşım Güvenliği Kurulu (NTSB) tarafından yürütülen detaylı incelemede, arızanın kaynağının burun iniş takımı kilitleme mekanizmasında yer alan üst kilit bağlantı parçasındaki çatlak olduğu tespit edildi. Bu parçanın geçmişte yapılan taşlama işlemleri sonucunda mikroskobik çatlaklar içerdiği ve 40 bin uçuş döngüsünün ardından yorulma nedeniyle tamamen kırıldığı belirlendi.
FAA’dan Zorunlu Denetim Talimatı
NTSB raporunun ardından Federal Havacılık İdaresi (FAA), ABD’de faaliyet gösteren tüm Boeing 717 uçakları için daha sık ve ayrıntılı burun iniş takımı denetimlerini zorunlu hale getiren bir havaaşırı talimat (AD) yayınladı. Bu gelişme özellikle, dünyanın en büyük Boeing 717 filosuna sahip Hawaiian Airlines için operasyonel açıdan önemli sonuçlar doğurdu.
Hawaiian Airlines ve 717 Filosunun Yoğun Kullanımı
Boeing 717, ilk olarak McDonnell Douglas MD-95 adıyla geliştirildikten sonra Boeing tarafından satın alındı ve toplamda sadece 156 adet üretildi. Hawaiian Airlines, şu anda bu uçağın 19 adedini aktif olarak kullanarak dünya genelindeki en büyük Boeing 717 operatörü konumunda. Uçaklar, Hawaii adaları arasında kısa mesafeli, yoğun frekanslı uçuşlar gerçekleştiriyor ve bazı uçaklar günde 16 kalkış-iniş döngüsüne kadar ulaşabiliyor.
Sık Uçuşlar Yorulma Riskini Artırıyor
Boeing 717’nin güvenli geçmişine rağmen, kısa ve sık uçuşların uçak bileşenlerinde zamanla yıpranmayı artırdığına dikkat çekiliyor. FAA’nın yeni talimatları, yaşlanan filolarda bu tür yorulma kaynaklı arızaların daha sık kontrol edilmesini zorunlu hale getiriyor.
Uygun Yedek Uçak Bulmak Zorlaşıyor
Hawaiian Airlines’ın Boeing 717 yerine geçecek yeni uçak modeli seçimi, çok sayıda teknik ve operasyonel kritere bağlı. Yeni uçağın kısa pistlerde iniş-kalkış yapabilmesi, hızlı dönüş sürelerine uygunluğu, değişken hava koşullarına dayanıklılığı ve yük taşıma kapasitesi gibi unsurlar dikkate alınıyor. Gündemdeki modeller arasında Embraer E175 E2, Airbus A220 ve Boeing 737 MAX 7 öne çıkıyor.
Eski Uçakların Bakım Maliyeti Artıyor
Yaşlanan uçakları işletmek, artan bakım sıklığı, yedek parça bulma zorlukları ve yeni düzenlemelere uyum maliyetleri nedeniyle giderek daha pahalı hale geliyor. Yeni uçakların temini ise yüksek yatırım, eğitim ve bakım altyapısında değişiklik gerektiriyor. Buna rağmen daha yeni modeller yakıt verimliliği, düşük emisyon ve yolcu konforu açısından uzun vadeli avantajlar sunabiliyor.
Alaska Airlines ile Birleşmenin Etkisi

Hawaiian Airlines’ın Alaska Airlines tarafından satın alınması, filonun geleceği açısından stratejik kararları beraberinde getiriyor. Alaska Airlines’ın mevcut filosunda Boeing 717 bulunmaması, bu uçakların entegre kullanımında yeni değerlendirmeleri gündeme getiriyor.
İki şirket, operasyonel verimliliği artırma, maliyetleri optimize etme ve yolcu deneyimini geliştirme hedefiyle ortak filo stratejisi geliştiriyor.
Boeing 717’nin iniş takımı arızası sonrası yayımlanan FAA direktifi, yoğun kullanılan yaşlı uçak filolarının yönetiminde karşılaşılan riskleri net biçimde ortaya koyuyor. Hawaii adaları arasında bağlantının bel kemiğini oluşturan 717 filosunun sürdürülebilirliği, güvenlik düzenlemeleri ve maliyet baskıları nedeniyle giderek daha fazla tartışma konusu haline geliyor. Hawaiian Airlines, Alaska Airlines ile birlikte filonun geleceği için stratejik kararlar almaya hazırlanıyor.



