Azerbaycan, geçtiğimiz Aralık ayında 38 kişinin hayatını kaybettiği korkunç uçak kazasının ardından uluslararası arenada dikkat çekecek bir adım atıyor.
Kazanın ardından yapılan teknik incelemelerde uçağın Rus yapımı Pantsir-S1 hava savunma sistemiyle vurulduğu iddiaları, Bakü yönetimini harekete geçirdi. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Rusya’ya karşı uluslararası dava açılması için resmi hazırlıkların başladığını duyurdu.
Uçak Kazası, Füze Şüphesi ve Sessizlik
25 Aralık 2024 tarihinde Azerbaycan Havayolları’na ait Embraer 190 tipi yolcu uçağı, Bakü’den Grozni’ye sefer yaparken Rus hava sahasında vurularak Kazakistan’ın Aktau şehrine acil iniş yapmaya çalıştı. Ancak hidrolik sistemlerinin devre dışı kalması nedeniyle kontrolünü kaybeden uçak, Aktau Havalimanı yakınlarında yere çakıldı. 67 yolcudan 38’i hayatını kaybetti, 29 kişi ise ağır yaralı olarak kurtarıldı.
Azerbaycanlı yetkililer, kazaya dair yaptıkları detaylı incelemelerde uçağın gövdesinde çok sayıda metal parça tespit etti. Şubat ayında açıklanan ön raporda, olayın bir yüzeyden havaya fırlatılan füze saldırısı olduğu belirtildi. O dönem Rusya’ya resmi kanallar aracılığıyla defalarca soru yöneltilse de tek gelen yanıt şu oldu: “Soruşturma devam ediyor.”
Cumhurbaşkanı Aliyev ise bu açıklamaların yetersiz olduğunu söyleyerek sert çıktı: “Ne olduğunu tam olarak biliyoruz. Ve Rus yetkililerin de bildiğinden eminiz. Ancak bugüne kadar hiçbir resmi açıklama yapılmadı. Bu durum, ikili ilişkileri geliştirmek bir yana, ciddi şekilde zedelemektedir.”
Uluslararası Dava İçin Geri Sayım Başladı
Aliyev, geçtiğimiz günlerde Khankendi’de düzenlenen Küresel Medya Forumu’nda yaptığı konuşmada, Azerbaycan’ın artık beklemeyeceğini net bir şekilde ortaya koydu. Devletin hukuk birimlerinin kapsamlı bir dosya hazırlığında olduğunu belirten Aliyev, “Gerekirse on yıl bekleriz ama adaletin yerini bulmasını sağlayacağız,” dedi.
Azerbaycan’ın talepleri açık: Rusya’dan olayın sorumluluğunu kabul etmesi, kazada hayatını kaybedenlerin ailelerine tazminat ödenmesi, yaralıların zararlarının karşılanması ve düşen uçağın bedelinin telafi edilmesi. Aliyev, bu taleplerin uluslararası hukuk ve komşuluk ilişkileri kapsamında “standart” olduğunu vurguladı.
Bu çıkış, 2014’te düşürülen Malezya Havayolları’na ait MH17 uçağının akıbetini hatırlattı. O olayda da Rus yapımı Buk füze sistemiyle 298 kişi hayatını kaybetmişti. Yıllar süren uluslararası davaların ardından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, bu yılın başlarında Rusya’nın sorumlu olduğuna hükmetti. Şimdi benzer bir sürecin Azerbaycan tarafından da başlatılması bekleniyor.
Moskova’dan Hâlâ Ses Yok
Azerbaycanlı yetkililer, kazanın ardından geçen yedi ay boyunca Rusya’dan hiçbir tatmin edici yanıt alamadıklarını yineliyor. Aliyev, her resmi başvurunun aynı ifadeyle geri çevrildiğini söyledi: “Soruşturma devam ediyor.” Bu cevabın artık geçerli olmadığını ifade eden Azerbaycan yönetimi, uluslararası toplumu da olayla ilgili bilgilendirmeye başladı.
Uçağın vurulduğu hava sahasında o sırada Ukrayna’ya ait insansız hava araçlarına karşı bir savunma operasyonunun sürdüğü iddiası, kafaları daha da karıştırdı. Askeri uzmanlar, Pantsir-S1 sisteminin hedef tanıma konusunda sınırlı olduğu durumlarda sivil uçakları bile yanlışlıkla düşürebileceğini belirtiyor.
Azerbaycan’ın uluslararası dava sürecine başlaması, yalnızca iki ülke arasındaki ilişkileri değil, aynı zamanda bölgedeki jeopolitik dengeleri de etkileyebilir. Özellikle Karabağ sonrası bölgesel ilişkilerini yeniden şekillendirmeye çalışan Azerbaycan, bu hamlesiyle dünya kamuoyuna “adalet ve sorumluluk” mesajı vermeye çalışıyor.



