Boeing 737 MAX üretim planı, şirketin 2025’in sonuna kadar ayda 47 uçak teslim etme hedefiyle yeni bir ivme kazanıyor. Şirket CEO’su Kelly Ortberg, 29 Mayıs’ta düzenlenen bir konferansta, üretim artışlarının tedarik zinciri ve kalite göstergeleri tam olarak oturdukça kademeli biçimde ilerleyeceğini açıkladı.

FAA kısıtlaması: 38 uçaklık tavan
Ocak 2024’te yaşanan Alaska Airlines 737 MAX 9 kapı tapası patlamasının ardından, ABD Federal Havacılık İdaresi (FAA), Boeing’in 737 MAX üretimini aylık 38 uçakla sınırlamıştı. Boeing halihazırda bu üretim seviyesine yaklaşmış durumda. Üretim sisteminin istikrarı ve belirlenen performans kriterleri sağlandığında, şirket bu sınırın 42’ye çıkarılması için FAA ile yeniden değerlendirme yapacak.
Aşamalı artış stratejisi
Kelly Ortberg, üretim artışlarının en az altı ay arayla yapılacağını ve her seferinde beş uçaklık bir yükseliş planlandığını belirtti. Nihai hedef, 2025 yılının sonuna kadar ayda 47 adet 737 MAX üretmek. Aynı sistemle 787 Dreamliner üretimi de beş uçaktan yediye çıkarılmış durumda. 777X modelinde ise sertifikasyon süreci tamamlandığında benzer bir üretim artışı planlanıyor.
Kritik üretim göstergeleri
FAA’nın üretim sınırının kaldırılması için Boeing’in altı önemli performans göstergesinde istikrar sağlaması gerekiyor:
- Notice of escape saatleri
- Parça eksiklikleri
- Çalışan yetkinliği
- Üretim hattında yapılan yeniden işçilik
- Fabrika çıkışında tamamlanmamış işler
- Teslimat öncesi kalite kontrol performansı
Bu göstergeler, üretim sürecinin güvenli, sürdürülebilir ve kalite odaklı ilerleyip ilerlemediğini ortaya koyuyor.
Diğer üretim programlarında son durum
- 787 Dreamliner üretimi aylık yedi adede çıkarıldı.
- 777X modeli, sertifikasyon süreci tamamlandığında artışa geçecek.
- 767F üretimi ise 2027’de sona erecek ve artış planlarına dahil edilmeyecek.
Finansal hedef ve tedarik zinciri vurgusu
Boeing’in nakit akışını pozitife çevirebilmesi için 737 MAX üretiminin artırılması kritik önem taşıyor. Ortberg, şirketin teslim ettiği uçakların kalitesinin arttığını, üretim sürecinde istikrar sağlandığını ve tedarik zincirinin her adımda test edilerek büyümenin kademeli yapılacağını vurguladı.



